[rt_reading_time label="Okuma Süresi:" postfix="Dakika" postfix_singular="Dakika"]

Türk Ticaret Kanunu Kapsamında Sermaye Şirketlerinde Bölünme

Yazarlar: TARIK ŞAHIN, GÖZDE GÖKYILDIRIM
Türk Ticaret Kanunu Kapsamında Sermaye Şirketlerinde Bölünme

MGC Legal ekibinin kaleme aldığı işbu “Türk Ticaret Kanunu Kapsamında Sermaye Şirketlerinde Bölünme” başlıklı makalemizi okumanıza sunarız.

Genel Olarak Şirket Bölünmesi kavramı Nedir?

Sermaye şirketleri, kanunda öngörülen şekilde kurulmakla birlikte rekabet edebilirlik koşullarını güçlendirmek veya mali durumunu iyileştirmek adına yapısal değişikliklere gidebilmektedir.

Bu çerçevede, sermaye şirketlerinin malvarlığını ve yükümlülüklerini tamamen veya kısmen ayırarak bölünme yoluna başvurduğu görülmektedir. Türk Ticaret Kanunu’nun (TTK) 159. ila 179. maddelerde bölünmeye ilişkin hükümler düzenlenmiş bulunmaktadır.

TTK uyarınca bölünme, tam veya kısmi bölünme olarak ikiye ayrılmaktadır. Tam bölünmede, şirketin tüm malvarlığı bölümlere ayrılarak diğer şirketlere devrolurken, kısmi bölünmede bir şirketin malvarlığının bir veya birden fazla bölümü diğer şirketlere devrolmaktadır.

Burada önem arz eden husus, tam bölünmede devrolunan şirket sona erip, unvanı ticaret sicilinden terkin edilirken, kısmi bölünmede ise bölünmeye konu şirket tüzel kişiliğin ve faaliyetini sürdürmeye devam etmektedir.

Bölünme işlemleri halihazırda mevcut bir şirkete devir yoluyla yapılabileceği gibi, uygulamada devralan olarak bu amaca yönelik yeni bir şirket kurulması yoluyla da tamamlanabilmektedir. Bu ayırıma bağlı olarak da, bölünmenin uygulanmasına ilişkin işlemlerde kaçınılmaz olarak farklılıklar meydana gelecektir.

Şirket Bölünmesinin Uygulanmasına İlişkin İşlemler Nelerdir?

Sermaye Artırılması ve/veya Azaltılması: TTK madde 162’de bölünmenin uygulanması esnasında sermayenin azaltılması düzenlenmiştir. Sermayenin azaltılması; kısmi bölünmede devreden şirkette bölünen malvarlığın sebep olduğu sermaye kaybının önüne geçilmesi ve sermayenin yeni duruma uygun hale getirilmesi amacıyla gerçekleştirilmektedir. TTK’da bölünmeye istinaden sermayenin hangi oranda ve koşullarda azaltılacağı açıkça düzenlenmemiş olup, bu kararın şirketin yönetim organı tarafından verileceği kanaatindeyiz.

Tam bölünme olması halinde, bölünen ortaklık sona erip sicilden silindiğinden, sermaye azaltılması da söz konusu olmayacaktır.

TTK madde 163’te ise bölünmedeki sermaye artırımı düzenlenmiştir. Bu durumda devralan mevcut şirket, bölünen şirket pay sahiplerinin haklarını koruyacak şekilde sermaye artırımı yapacaktır. Sermaye artırımının, esas sözleşme değişikliği usulüne göre, Şirket Genel Kurulunca alınacak bir karara istinaden, ticaret sicilinde tecil ve ilan edilmek suretiyle yapılması gerekir.

Bölünme devralan bir yeni şirket kuruluşu yoluyla gerçekleşiyorsa, bölünmede yeni kurulacak şirketin kuruluş sermayesi, bölünen ortaklığın kendisine devrettiği miktar olacaktır. Devralan şirketin yeni kurulması halinde, genel kuruluş kurallarına riayet edilmesi gerekmekle birlikte, ayni sermaye konulmasına ilişkin düzenlemelere uyulması şartı bulunmamaktadır.

Bölünme Sözleşmesi ve Bölünme Planı: TTK uyarınca bir şirket malvarlığının bölümlerini var olan şirketlere devredecekse, bölünmeye katılan şirketlerin yönetim organları tarafından bir bölünme sözleşmesi yapılacaktır. Bir şirketin malvarlığının bölümlerini yeni kurulacak şirketlere devretmesi suretiyle bölünmesi söz konusu olduğunda ise bölünme planını hazırlanmalıdır. Yeni kuruluş söz konusu olacaksa bölünme planına yeni şirketin esas sözleşmesi taslağının da eklenmesi gerekecektir.

Bölünme Raporu: Bölünme işlemi hakkında ortaklara bilgi verilmesini ve ortakların işlem hakkında bilgilenmiş olarak karar almalarını sağlama amacı ile hazırlanmaktadır. Bölünmeye katılan şirketlerin yönetim organlarının bölünme hakkında ayrı rapor hazırlamaları esas olsa da, ortak rapor hazırlanması da mümkündür. Bölünme raporunda bölünmenin bölünmeye katılan şirketlerin alacakları üzerindeki etkilerinin açıklanması, bölünen şirketin devredilen malvarlığı bölümünün devrinden sonra kalan net malvarlığının bölünen şirketin alacaklarının alacaklarını karşılayacak düzeyde olup olmadığının araştırılması ve bu hususlara raporda yer verilmesi önem arz etmektedir.

İnceleme Hakkı: Bölünmeye katılan her şirket aşağıda sayılı belgeleri genel kurul kararından iki ay önce ortaklarının incelemesine sunmakla yükümlüdür:

  • Bölünme sözleşmesini veya bölünme planını,
  • Bölünme raporunu,
  • Son üç yılın finansal tabloları ile faaliyet raporlarını ve varsa ara bilançolarını.

Küçük ve orta ölçekli şirketler Kanunun tanıdığı bu inceleme hakkından tüm ortakların onaylaması halinde vazgeçilebilmektedir. Bölünmeye katılan her şirket Ticaret Sicili Gazetesinde inceleme haklarına ilişkin bir ilan yayınlamalıdır. Sermaye şirketleri bu ilanı internet sitesinde de yayınlamak zorundadır.

Alacakların Teminat Altına Alınması: Kanun koyucu, bölünme işlemi dolayısıyla alacaklıların zarar görmemesi adına bazı prosedürleri zorunlu tutmaktadır. Buna göre bölünmeye katılan şirketlerin alacaklıları, Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinde yedişer gün aralıklarla üç defa yapılacak ilanla ve sermaye şirketlerinde ayrıca internet sitesine de konulacak ilanla, alacaklarını bildirmeye ve teminat verilmesi için istemde bulunmaya çağrılmalıdır.

Bölünmeye katılan şirketler, ilgili ilanların yayımı tarihinden itibaren 3 ay içerisinde istemde bulunan alacaklıların alacaklarını teminat altına almak zorundadırlar. Ancak alacaklıların alacaklarının bölünme ile tehlikeye düşmediği kanıtlanırsa bölünen şirketlerin teminat yükümlülüğü ortadan kalkacaktır.

Bölünmenin Dışında Kalan Malvarlığının Durumu: Bölünme planında veya bölünme sözleşmesinde bölünmeye katılmayacak malvarlığına ilişkin düzenleme yapılabilmesi mümkündür. Şayet tahsisi yapılmayan malvarlıkları ile ilgili düzenleme yapılmaz ise, bu malvarlıkları ile ilgili TTK hükümleri uygulama alanı bulacaktır.

Bölünmeye Katılan Şirketlerin Sorumluluğu: TTK madde 176 uyarınca; “Bölünme sözleşmesi veya bölünme planıyla kendisine borç tahsis edilen şirket, bu suretle birinci derecede sorumlu bulunan şirket, alacaklıların alacaklarını ifa etmezse, bölünmeye katılan diğer şirketler, ikinci derecede sorumlu şirketler, müteselsilen sorumlu olurlar.” Devrolunan şirketin borçlarından doğan, ortakların kişisel sorumluluğuna ilişkin istemler, bölünme kararının ilanı tarihinden itibaren üç yıl geçince zamanaşımına uğramaktadır.

İşçilerin Korunması: Bölünmede, işçilerle yapılan hizmet sözleşmeleri, işçi itiraz etmediği takdirde, devir gününe kadar hizmet sözleşmesinden doğan tüm hak ve borçlarla devralana geçmektedir. İşçi itiraz ederse, hizmet sözleşmesi kanuni işten çıkarma süresinin sonunda sona erer; devralan ve işçi o tarihe kadar sözleşmeyi yerine getirmekle yükümlü olacaktır. Bu kapsamda eski işveren ile devralan, işçinin bölünmeden evvel muaccel olmuş alacakları ile hizmet sözleşmesinin normal olarak sona ereceği veya işçinin itirazı sebebiyle sona erdiği tarihe kadar geçen sürede muaccel olacak alacaklarından müteselsilen sorumlu olacaktır.

Bölünme Kararı ve Ticaret Siciline Tescili

Alacaklıların teminat altına alınmasından sonra bölünmeye katılan şirketlerin yönetim organları bölünme sözleşmesini veya bölünme planını genel kurula sunması gerekmektedir. Buna göre anonim şirketlerde esas veya çıkarılmış sermayenin çoğunluğunu temsil etmesi şartıyla, onama kararı genel kurulda mevcut bulunan oyların dörtte üçüyle alınmaktadır. Oranın korunmadığı bölünmede ise onama kararı, devreden şirkette oy hakkını haiz ortakların en az yüzde doksanıyla alınacaktır.

Bölünme kararı onaylanması akabinde yönetim organı bölünmenin tescilini isteyecektir. Şayet kısmi bölünmeye bağlı olarak devreden şirketin sermayesinin azaltılması gerekiyorsa buna ilişkin esas sözleşme değişikliği de ana sözleşme değişikliğinde takip edilen usule uygun tescil ettirilmelidir.

Tam bölünme söz konusu ise bölünmenin ticaret siciline tescili ile devreden şirket infisah edecektir. Tescil anında şirket envanterinde yer alan bütün aktif ve pasifler tescil ile devralan şirketlere geçmektedir. Bölünme ticaret siciline tescil ile geçerlilik kazanacaktır.

Sonuç

TTK’da detaylıca düzenlenen bölünme işlemi ekonomik koşulların ortaya çıkardığı ihtiyaçlar nedeniyle yeniden yapılanma yoluna gitmek isteyen sermaye şirketlerine alternatif bir çözüm yolu olmuştur. Önümüzdeki dönemlerde sermaye şirketlerine malvarlığını düzenleme ve yeniden yapılanma imkanı tanıyan bölünme işleminin daha sık uygulanacağı kanaatindeyiz.


İlginizi Çekebilir: Türk Ticaret Kanunu Uyarınca Yönetim Kurulu Üyelerinin Cezai Sorumluluğu Nedir?